Önce Edirne'ya daha sonra İstanbul'a geldik. İstanbul'da misafirhanede bir hafta kadar kaldık. Yıkandık, yeni çamaşır ve elbiseler verdiler. Yanımıza kuru yiyecekler ve ekmek vererek vapurla Kadıköy tarafındaki Haydarpaşa tren istasyonuna doğru yolcu ettiler. Verdikleri kumanyaların içinde siyah zeytinler de vardı. Hiç zeytin görmeyen bizler onları kara erik sandık. İştahla yemek için ağzına atan tükürdü, acı zehir gibi bunlar erik değil dediler. Haydarpaşa 'dan trene bindik ve Adana'nın Osmaniye İlçesi'nin Toprakkale Kasabasına geldik. (Şimdi Osmaniye 80.il oldu, Toprakkale'de ilçe).
Dedem Güllam Mustafa, Mustafabeyli köyünde daha önce Akdere'den gelmiş ailelerle mektuplaşıyor olmalı ki bizi karşılamaya gelmişlerdi. At arabalarına birkaç parça eşyamızı yükledik, bizlerde üzerine binerek Mustafabeyli'ye doğru yola çıktık. Yolumuz üzerindeki Sazlık (yeni ismi Maymunsuyu)Köyü'ne uğradık. Orada da Akdere'den gelen aileler vardı sanıyorum. Bizileri çok iyi karşıladılar, banyo yaptırdılar, yemek ikram ettiler. Daha sonra tekrar yola çıkarak aynı at arabalarıyla Mustafabeyli'ye geldik. 1924/26 yıllarında Akdere'den Mustafabeyli'ye gelen aileler bizlere sahip çıktı.
Dedem Güllam Mustafa, Mustafabeyli köyünde daha önce Akdere'den gelmiş ailelerle mektuplaşıyor olmalı ki bizi karşılamaya gelmişlerdi. At arabalarına birkaç parça eşyamızı yükledik, bizlerde üzerine binerek Mustafabeyli'ye doğru yola çıktık. Yolumuz üzerindeki Sazlık (yeni ismi Maymunsuyu)Köyü'ne uğradık. Orada da Akdere'den gelen aileler vardı sanıyorum. Bizileri çok iyi karşıladılar, banyo yaptırdılar, yemek ikram ettiler. Daha sonra tekrar yola çıkarak aynı at arabalarıyla Mustafabeyli'ye geldik. 1924/26 yıllarında Akdere'den Mustafabeyli'ye gelen aileler bizlere sahip çıktı.
Damlarından hayvanlarını çıkarıp temizlediler, suvadılar, badana yaparak bizleri yerleştirdiler. Bu aileler Küçük Şabanlar, Kaşıklar, Veyseller, Doktor Hüseyin, Ketenler v.s. Akdere'den çok yoksul geldiğimiz için ekmek alacak, sigara alacak paramız dahi yoktu. 1951 yılı baharında Mustafabeyli'ye 19 ailenin 12'si Akdere'den 4'ü Hasanköyünden, 2'si Kırcali'den 1 ailede Urupçalı'dan gelme idi. Devlet bu ailelere birer dönüm arsa, ev yapmak için de gerekli malzemeleri verdi. Kişi başına da beşer dönüm tarla verdi. Bir sene içinde herkes evlerini yaptı. Babalarımızın hepsi iyi birer sanatkar olduğu için de iş buldular çalıştılar, kimseye muhtaç olmadan yaşadılar.
Emekli Öğretmen Mehmet Öztürk.
Akdere Forum Sitesinden Alınmıştır.
Emekli Öğretmen Mehmet Öztürk.
Akdere Forum Sitesinden Alınmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder